Gökçe yazısında “Avrupa dönüşünde Beşiktaş’ı pazartesi değil, 1 gün evvel oynatmak, erteleme maçını çarşambaya koymak ne kadar yanlışsız? Şenol Hoca’nın yakınması boşuna değil. TFF açıklama yapmalı.” sözlerini kullandı.
İşte Attila Gökçe’nin “Ne dedin Şenol Hocam?” başlıklı yazısı:
“Beşiktaş, yenilmez grup Kayserispor’u geriye düştüğü maçı önde bitirerek puansız gönderdi. Birinci yarıda durağan ve etkisiz oynayan kadro, gerçek futbolu ikinci yarıda oynadı ve kazandı. Birinci yarıyı izleyenler heyecansız, durumsuz, golsüz oyuna şahit oldular. Bu türlü bir oyunu izlemek için meskenden çıkıp trafiği aşarak para ödeyerek tribünde oturmaya paha mi?
Beşiktaşlı futbolcuların, Şenol Hoca’nın ve idarenin üzerinde durması, yaratıcı tahliller bulması gereken bir durum. Bu durum 45 dakika da sürse korkarım, Beşiktaş dönem yoğunluğu içinde düşünceli günler geçirecek.
Topla oynayan Beşiktaş (67/33) 10 kere atak edip 3 isabetli şut atabilen Beşiktaş. Pekala sonra? Hiç bir biçimde aktif olamayan bir grup var karşımızda.
Oxlade Chamberlain’in, Ghezzal’ın, Cenk’in alana çıktığı, taraftarda ve futbolseverlerde gol beklentisi yarattığı bir maç bu türlü başlamamalıydı.
Chamberlain’i izledim. Birinci yarıda topla orta alandan koparak ok üzere süratle derin bir hamle denemesine girişmesi keyif vericiydi. Fakat devamı gelmedi. Sol tarafta Masuaku’nun bindirmeleriyle hareketlenen oyunda adeta gizlendiğini düşündüm. Tekrar de ceza alanına girip kör bir şut denemesiyle Bilal’i yokladığını söylemeliyim. Yemedi Bilal. Lakin ikinci yarıdaki Ox topunu geri çeviremedi.
İkinci yarıda, Kayserispor daha rahat girdi oyuna. 47’de Julian’ın art direk tabanında gördüğü Mame Thiam golü atıverdi başla.
Bu gol sanırım uyandırmaya yetti Kartal’ı. Daha çabuk oynamaya, oyunu açmaya çalıştılar. O çabalar de karşılığını buldu. Evvel Aboubakar’ın baş golü, akabinde birinci yarıda saklanan Chamberlain’in rakip kale önünde dönerek attığı şutla gelen üstünlük, Dolmabahçe’de sıkılanları sevince ve coşkuya taşıdı. Futbol böylesine anlık olaylarla değişkenlik yaratan bir oyun… Hayatın öteki alanlarında düşünceden keyfe, tasadan sevince, kuşkudan müziğe bu kadar çabuk dönülebilir mi? Hayır. (O halde kardeş, oyuna vakit ayır! :-))
2-1 netameli bir skor… Gerideki kadroya güç veren, denkliği bulma motivasyonu ile oyunu elektriklendiren durum kelam konusu. Kayserispor geri düştükten sonra Beşiktaş’ı rahatsız eden ataklar denedi. Aradığı golü bulamadı.
Kayserispor, Recep Uçar hoca ile Çağdaş Atan’ın yenilikçi atılımlarını sürdürüyor. Altıncı haftada birinci sefer yenildiler. Lakin bu sonuçta karamsarlığa yer yok. Kayserispor dönemi rahat taşıyacak. Kim bilir, ZTK’yı da dikkate alırsak, tahminen fazlasını da yapabilir.
Bitirirken iki not daha: Tamam, üçlü oynamasını anlıyorum da, Şenol Hoca sanki devre ortasında neler söyledi? O statik kadro daha yaratıcı, daha derin oyunla nasıl kendine döndü? İkincisi, Avrupa dönüşünde Beşiktaş’ı pazartesi değil, 1 gün evvel oynatmak, erteleme maçını çarşambaya koymak ne kadar gerçek? Şenol Hoca’nın yakınması boşuna değil. TFF açıklama yapmalı.”
