Dünya Superbike Şampiyonası’nın 33 yıllık tarihinde şampiyon birinci Türk olan Red Bull sportmeni Toprak Razgatlıoğlu, Milliyet’e açıklamalarda bulundu.
Tüm sorulara içtenlikle karşılık veren Razgatlıoğlu, bu sporda bilhassa psikolojinin çok kıymetli olduğunu vurguladı.
– Dönem senin için nasıl geçiyor?
“Eğer Çekya’da yarış dışı kalmasaydık fark 44 puana inecekti ve bu hafta sonu da 20 küsür puanda olacaktı. Ve olağan ki rakibim Bautista’ya daha çok baskı olacaktı. Bizim yarışlarımız biraz da ruhsal baktığınız vakit. Şampiyona bir yarışla muhakkak olmuyor. 13 farklı ülkede yarış yapıyoruz. Her yarıştan âlâ sonuçlar almak, kusur yapmamak lazım. Bunlar sahiden sıkıntı şeyler. Bir yandan kendi psikolojinle uğraşıyorsun. Puan farkı ne kadar azsa o kadar kusur yaptırabilirsiniz rakibinize. Dönem biraz istediğimiz üzere gitmiyor lakin elimizden geleni yapıyoruz.”
– Dönemin bitimine üç yarış kaldı…
“Yarışlarımız İspanya, Portekiz ve akabinde tekrar İspanya ile sonlanıyor. Aslında son yarışımız Arjantin’di, o iptal oldu. Tekrar İspanya’ya karar verdiler. En düzgün sonuçla kapatmaya çalışacağız. Şu an ikinciliğimiz garanti lakin biz birincilikle bitirmeye çalışacağız. Bazen dönemin içinde her şey istediğiniz üzere gitmiyor. Bunlar beklediğimiz şeyler değildi. Kendimi yarıştan yarışa odaklıyorum. Bayrağımızı dalgalandırmak amacım. Geçen hafta sonu İstiklal Marşımızı herkese dinlettik.”
– Uzun vakittir Yamaha ile yarışıyorsun. Gelecek dönem için neden BMW’yi tercih ettin?
“Yamaha ile bu sene 4. yılımızı dolduruyoruz. Nitekim uzun yıllardır beraberdik. 2021 benim için esasen unutulmaz bir sene. BMW’ye neden geçtiğimi açıkça her yerde anlatıyorum. Yeni bir gaye belirledim kendime. İnsanın maksadı olmadığı vakit başarılara daha güç ulaşıyor. Muvaffakiyetin asıl kaynağı amaçtır. Biz Yamaha’ya geldiğimizde en büyük gayemiz dünya şampiyonu olmaktı, ona ulaştık. Artık birebir gruptan o eski sıcaklığı alamıyorum. Öbür markalar da vardı. BMW’yi seçmemin temel nedeni onların bu vakte kadar motosiklette bir muvaffakiyetleri olmaması. Yalnızca otomobil ile büyük muvaffakiyetleri var ki çok büyük bir marka esasen. Kenan ağabey ile birlikte bu kararı aldık. Şayet BMW motosikleti ile bu başarıyı elde edersek sahiden bizim için de hoş olacak, onlar için de bir birinci olacak. Uzun yıllarca konuşabileceğimiz ve gurur duyacağımız bir şey olacak. Benim için de güç elbette 4 yıl ortadan sonra farklı bir motosiklet. Ben çok süratli adapte olabileceğime inanıyorum.”
“OTOMOBİLLE MÜSABAKA HAYALİM VAR”
– Pekala mesleğini nerede noktalamayı düşünüyorsun?
“Bizim ortalama 35-36 yaşlarında aslında bırakılsa âlâ olabilir. Lakin benim önümde 9-10 senem var gözüyle bakıyorum. O yaşlara geldiğimizde muvaffakiyet elde edebiliyorsak devam ederiz. Allah kaza bela vermezse inşallah.”
– Arabayla müsabakayı da düşünüyor musun?
“Düşünüyorum. O denli bir hayalimde de var. Benim en büyük maksadım bir dünya şampiyonluğuydu. Bunu başardık ve ülkemize bir birincisi yaşattık. Olağan daha fazlasını istiyorum. Arabaya karşı da bir sevgim var. Hobim diyebilirim. Bu türlü bir hayalim var. İleride düşünüyorum. Deneme yapmadım, lakin yakındır diyebilirim.”
“İSPANYA VE İTALYA BU SPORUN MERKEZİ”
– Yurtdışında motorsporlara ilgi sahiden çok büyük. Pekala Türkiye’de bunu artırmak için neler yapılabilir?
“Kenan Sofuoğlu motor sporlarını biraz tanıttı. Bu sporun daha çok tanınması için bizim daha başarılı olmamız lazım. Biz başarılı epeyce gündeme geliyoruz. Son vakitlerde her birimiz farklı kısımlarda yarışlara katılıyoruz ve hepimiz başarılıyız. Yalnızca motor değil, otomobil işin içinde. Bakıldığı vakit 12-15 bireyiz motor sporlarında. İspanya ve İtalya’ya bakıldığı vakit inanılmaz. Biz buradan 5 kişi gidiyoruz. Her birimiz başarılı sonuçlar alıyoruz. Yüzlerce atlet var oralarda. Ana merkezi orası esasen. Bizim ülkemizde yalnızca futbol var. Voleybolda da hepimiz ekran başındaydık. Bizim tek emelimiz bayrağımızı dalgalandırmak. Kim ne dedi çok değerli değil. Bunun karşılığını ülkemizden almak olağan ki daha büyük bir motivasyon olur.”
– Sana da büyük dayanak var yurtdışında…
“İspanya ve İtalya’da beni destekleyenler tahminen Türkiye’den fazladır. Zira orada bu sporu çok fazla takip eden insan var. Hakikaten çok sevenlerimiz var. Yarıştığımız yerde bizim tarzımızı daha çok beğeniyorlar. Agresif sürüyoruz biraz. O ülkelerde daha çok tanınıyoruz.”
